İstanbul, son günlerde yaşanan depremin etkileriyle sarsılırken, bir trajedi daha ekibi görünmeyen tehlikeler arasında kendini yer buldu. 14 yaşındaki bir çocuk, 8 Eylül’de meydana gelen küçük şiddetteki bir depremin hemen ardından, maganda kurşunuyla vurularak hastaneye kaldırıldı. Bu acı olay, toplumda büyük bir üzüntü ve infial yarattı. Hayatını kaybetme riski ile karşı karşıya olan genç çocuk, hastane tedavisi görmeye devam ediyor.
İstanbul'un Bağcılar ilçesinde yaşayan 14 yaşındaki Ahmet, depremin ardından dışarıya çıkmayı planladığı bir gün, kendisini beklenmedik bir kaza ile karşılaştı. Yılmaz ailesinin en küçük bireyi olan Ahmet, ailesinin dehşeti içinde korkuyla dışarı fırladı. Hemen ardından sokakta bir çatışma sesi duyuldu ve patlayan kurşunlar arasında genç çocuk, kurban oldu. Ahmet’in başına isabet eden kurşun, onu yaşamı boyunca unutamayacağı bir deneyime sürükledi.
Psikolojik olarak zaten zor bir süreçten geçen çocuk, böyle bir olayın şokunu atlatmaya çalışırken, hayatta kalma mücadelesi veriyor. Saatler süren bir ameliyatın ardından hastaneye kaldırılan Ahmet’in durumu kritik. Ailesi, çocuklarının sağlığıyla ilgili gelen haberleri beklerken, toplumun bu tür yanlışların önüne geçilmesi gerektiği konusunda birlik içinde harekete geçmesini umuyor.
Patlayan kurşunların ardından tanıklar, olayın nasıl gerçekleştiği hakkında bilgiler verdi. Görgü tanıkları, silah seslerinin öncelikle bir düğün merasimi sırasında duyulduğunu ve birkaç kişi tarafından ateş açıldığını belirtiyor. Bu tür durumların, toplumda güvenliği tehdit ettiğine dikkat çeken bir vatandaş, “Böyle bir olayın tam ortasında olmak korkutucu. Çocuklarımızı tehlikelerden koruyamıyoruz,” şeklinde duygu ve düşüncelerini aktardı.
Uzmanlar, maganda kurşunlarının neden olduğu bu tür kazaların önlenmesi için crime prevention campaigns (suç önleme kampanyaları) düzenlenmesi gerektiğine vurgu yapıyor. Aynı zamanda, güvenlik güçlerinin bu tür etkinlikleri denetlemeleri ve cezai müeyyideler uygulamaları gerektiği ifade ediliyor. Silahların tehdit olarak algılanmaması ve eğlence amacıyla kullanılmaması gerektiğine dikkat çekiliyor.
Ahmet’in durumu, çoğunluğun dikkatini bu meseleye çekti. Herkes, genç çocuğa dualarını gönderirken, aynı zamanda böyle bir acının bir daha yaşanmamasını umut ediyor. İstanbul’un dört bir yanındaki pek çok mahallede, aileler çocuklarına daha fazla sahip çıkmaları gerektiği konusunda bilinçlendiriliyor. Çocukların sosyal etkinlikler dışında, kalabalık içerisinde nasıl bir güven içerisinde bulundukları üzerinde durulması gerektiği, vatandaşların isteği haline geldi.
Allah’tan başka bir şans beklenen Ahmet, geride kalan birçok gencin kaderini de temsil ediyor. Bu tür olayların, çocukların hayatlarını tehlikeye atmamaları adına yıllar sürecek farkındalık ve önlemlerle son bulması umuluyor. Ahmet’in tedavisi devam ederken, ailesi ve sevdikleri büyük bir umutla onun sağlığına kavuşması için dua ediyor.
Yaşanan olayın ardından İstanbul’da benzer olayların olmaması için yürütülen kampanyalardan birinin yanına, komşuluk ilişkilerine, toplumsal dayanışmaya ve eğitime önem verilmesi gerektiği açık bir şekilde dile getirilmektedir. Gençlerin hedef olmaması ve çocukların düzgün bir şekilde yetişebilmesi için herkesin bu sürece katkıda bulunması gerekmektedir.
İstanbul’da yaşanan bu trajik olay, atılan her kurşunun bir insan hayatına mal olabileceğini bizlere tekrar hatırlatıyor. Ülkede taşan bu tür haberlerin artık son bulması, ve geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın güven içinde bir ortamda yetişmesini sağlamak tüm vatandaşların sorumluluğudur.
Ahmet’e acil şifalar diliyoruz, ona destek olmak ve benzer sorunlarla karşılaşmamak için hep birlikte mücadele etmeliyiz.